Şerif Hüseyin Kimdir , Osmanlı’ya İhaneti , Neden İhanet Etti ?

Şerif Hüseyin Kimdir ?

Şerif Hüseyin yada tam adı ile Hüseyin bin Ali el-Haşimi 1852 yılında İstanbul’da doğmuştur. 1908 yılında ise 2.Abdülhamit tarafından Mekke Şerifi olarak olarak atanmıştır.

1.Dünya Savaşı sırasında da Mekke Şerifi olarak görev yapan Şerif Hüseyin , Arapların bağımsız olması için Osmanlı Devletine karşı ayaklanmalar isyanlar çıkarmıştır. Bu ayaklanmalara ise İngilizler destek verdi. İsyanları Hüseyin ile İngiliz ajan olan takma ismi ile Arabistanlı Lawrence beraber yönettiler. 1916 tarihinde ise krallığını ilan ederek kendisini Hicaz Kralı yaptı.

1.Dünya Savaşının sona ermesi ile beraber İngiltere ve Fransa bölgeye egemen olmak istedi. Fakat Hüseyin Fransa ve İngiltere Manda yönetimini kabul etmeyerek kendisini tüm Arap ulusunun kralı ilan etti. Böylelikle İngilizler ile arası açıldı.

3 Mart 1924 tarihinde TBMM’nin Halifeliği kaldırması ile beraber kendisini Mekke ve Medine’nin elinde bulunmasını öne sürerek yeni Halife ilan etti. Bir süre sonra Suudilerin desteklediği İhvan yani Müslüman Kardeşler Cemiyeti tarafından yakalandı ve İngilizlere teslim edildi. İngiltere ise Kıbrıs’a sürgüne gönderdi. Bir süre sürgünde kaldı ve daha sonra Ürdün Kralı olan oğlu 1.Abdullah’ın yanına gitti. 1931 tarihinde orada öldü.

Şerif Hüseyin Osmanlı’ya İhaneti

1.Dünya Savaşında İngiltere ile Şerif Hüseyin arasında gizli Antlaşma olan Mac Mahon Antlaşması imzalanmıştır. Antlaşma ile beraber Araplara bağımsızlık vaat edilmiştir. Bağımsızlık için Şerif Hüseyin ile İngiliz ajan olan Lawrance beraber ayaklanma başlatmıştır. Osmanlı’ya karşı ayaklanan Şerif Hüseyin 1916 tarihimde kendisini Hicaz kralı ilan etmiştir.

Antlaşma ile beraber Arapların İngilizlerin yanında Osmanlı Devletine karşı savaşmaları halinde bağımsız bir Arap devletinin kurulmasını vaat etmiştir. Henry Mc-Mahon Şerif Hüseyin’e gönderdiği mektupta şunları yazmıştır :

 “Mersin ve Hatay sancaklarıyla; Şam, Humus, Hama ve Halep sancaklarının batısında bulunan Suriye vilayetinin parçalarının halis Arap olduğu söylenemez. Dolayısıyla önerilen hat sınırlardan çıkarılmalıdır. Yukarıda belirtilen değişikliklerle ve Arap önderlerle olan anlaşmalarımızı peşin hükme tâbi tutmamak koşuluyla bu hat ve sınırları kabulleniriz. Bu değişiklikler doğrultusunda Büyük Britanya, Mekke Şerifi’nin önermiş olduğu hat ve hudutlar içindeki bölgelerde, müttefiki Fransa’nın çıkarlarını da gözeterek, Arapların bağımsızlığını tanımaya ve desteklemeye hazırdır.”

Ancak savaş sonrasında ise belirtilen hususlar yerine getirilmemiştir.

Şerif Hüseyin

İnstagram adresimiz için buraya tıklayabilirsiniz. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir